Friday, November 17, 2006

REFLÜ NEDİR

Gastroözofageal Reflü Hastalığı

Gastroözofageal reflü özofagusun en sık rastlanan hastalığıdır. Normal bireylerde de, kısa süreli, şikayete ve özofagusta hasara yol açmayan reflü atakları olur.

Gastroözofageal reflü özofagusun en sık rastlanan hastalığıdır. Normal bireylerde de, kısa süreli, şikayete ve özofagusta hasara yol açmayan reflü atakları olur. Bu fizyolojik bir durumdur. Özofagusa kaçan mide içeriği şikayetlere veya özofagusta hasara veya her ikisine birden yol açarsa, bu durumda gastroözofageal reflü hastalığından söz edilir. Endoskopik olarak görülebilen erozyonlara yol açmış ise reflü özofajit olarak adlandırılır. Buna karşılık, bir hastada reflüye ait şikayetler var fakat endoskopik hasar yok ise, buna eroziv olmayan reflü hastalığı denir.

Gastroözofageal reflü hastalığının en önemli belirtisi retrosternal (göğüs kemiğinin arkasında) yanma hissidir. Bunun dışında yutma güçlüğü, lokmaları yutarken göğüste ağrı, yenen yemeklerin geri ağıza gelmesi, ağızın acı bir su ile dolması ve geğirti gibi şikayetlere de neden olabilir. Bunlara klasik reflü belirtileri denir. Gastroözofageal reflü hastalığı bu klasik belirtiler dışında atipik reflü semptomları dediğimiz birtakım şikayetlere de yol açabilir. Bunlar kalp benzeri göğüs ağrısı, astım, bronşit, ses kalınlaşması, ses teli nodülü, kronik öksürük, ağız kokusu, larinks kanseri ve dişte mine kaybıdır.

Gastroözofageal reflü hastalığı oldukça sık rastlanan bir hastalıktır. Ülkemizde yapılan bir çalışmaya göre Türkiye'de yaşayan kişilerin %3'ü sürekli, %23'ü her gün, %46'sı ise seyrek olarak reflü belirtileri tanımlamaktadır. Erkeklerde bayanlara göre 2-3 kez daha sık görülür. Nadiren ölüm nedenidir ancak komplikasyonlar nedeniyle önemli ölçüde morbiditeye yol açar. Gastroözofageal reflü hastalığının komplikasyonları kanama, perforasyon (delinme), striktür (darlık) ve Barret özofagusudur.

Endoskopik inceleme, biopsi ile uygulandığında, reflü özofajit tanısı için altın standarttır. Özofagus mukozasının doğrudan görülmesini, hasarın derecesini saptanmasını, darlık olup olmadığını görülmesini ve Barret özofagusu gibi şüpheli prekanseroz lezyonlardan biopsi alınmasını sağlaması nedeniyle, klinik pratikte genellikle ilk tercih edilen tanı yöntemi endoskopidir.

Gastroözofageal reflü hastalığının tedavisinde ilk basamak yaşam tarzı değişiklikleridir. Bunlar reflüyü arttıran yağlı gıdalar, alkol, çikolata ve kafein içeren gıdalardan kaçınmak, yemekten sonra en az 2-3 saat süreyle yatmamak, normal kiloda olmak, sigara içmemek ve yatak başını 15 cm. yükseltmek gibi düzenlemelerdir. Bu düzenlemelerle hafif belirtileri olan hastalar rahatlayabilir.

Proton pompa inhibitörleri (omeprazol, lansoprazol, rabeprazol, pantoprazol ve esomeprazol), reflü hastalığının tedavisinde en etkili ajanlardır.

Gastroözofageal reflü hastalığı kronik bir hastalıktır. Özofajit iyileştikten sonra ilaç bırakıldığında olguların büyük bir kısmında şikayetler tekrar başlar. Bu nedenle uzun süreli idame tedavisine gereksinim olabilir.

No comments: